Bir Örgü Proje Çilesi- Oxxo Bolero...

Sizinde yarım kalan örgüleriniz vardır, hani bir kere soğuyunca tekrar ele alınamayan.Her örgü delisi gibi benimde bu yarımlarım epey çoktur ama mutlaka bitirileceği için zamanlarını beklerler.Bu proje ise hiç o kategoriye girmedi.İki yıl önce başlandı ve hatırlamadığım kadar çok sökülüp, ancak bitirildi.Gerçekten şimdiye kadar beni uğraştıran ve bunaltan örgülerimden oldu.İki yıl önce bu boleroyu başladığımı bu postumda paylaşmıştım sizinle. Modeli Oxxo mağazasında görüp, çok kolay olur diye  Firkete ile uzun şeritler örerek başladık işe.Ama bu şeritleri birleştirdikten sonra yeleğin boyutlarını ayarlamak zor oldu.Aslında yatay olarak şeritleri birleştirmek daha kolay olurmuş.Ama biz orijinal modele uyalım dedik.Dedik ama aradan yıllar geçti.İşyerimiz değişti.O da bizimle odadan odaya geçti.En sonunda bir hafta öğle arası molalarını harcayıp bitirdik ve birleştirdik.Toparlama kısmını ben yaptım.Yandaki lastikler tunus işi.Şimdi gelelim çileli projemizi gururla sunmaya..

Kol detayları...

Ön kısımda fena olmadı...

Vee sıra modelimiz üzerinde göstermeye..

Modelliği işyerinden arkadaşım Nazife yaptı.Nazife işe benim yanımda başlayan gencecik bir mühendis arkadaşım. Her etkinlikte benim yanımdadır, iş yerinde ise sağ kolum. Örgü ekibimizin asıl üyelerindendir.

Boleroyu onun üstünde görünce bizler çok beğendik, çile kısmını unuttuk.Ne kadar yakışmış değil mi?

Amaa tekrar bu örneği denermiyim, asla.Örgüde problem çözer gibi örnek çözmeyi, tasarlamayı çok severim ama onunda bir sınırı varmış, anladım..
Yarın haftanın son günü, NE GÜZEL...Herkese hayırlı cumalar, güzel bir hafta sonu dilerim...

Şenliğimizden...

Geçen postumda sevgili Sibel'in düzenlediği El Emekleri şenliğimizden bahsetmiştim.Bizde oraya Meleğim Olurmusun olarak katıldık ve Serçev için masa kurduk.Biz diyorum çünkü o kadar çok kişinin emeği vardı ki orada.Sevgili Tülin abla yine ekip başımızdı, Serpil abla ve Şule İstanbul'dan o kadar yorgunluğa rağmen katıldı aramıza.Ben işimden dolayı belli zamanlarda gidebildim.Cumartesi ise öğleden sonra oradaydım.Şenlik resimlerini Tülin abla'nın, Şule'nin ve Serpil ablanın bloglarında da görebilirsiniz ama ben de bir kaç resim paylaşmak istiyorum sizlerle.Bu resimler ilk gün sabah çekildi.

Şenlikteki masamız.Duvardaki keçe süsleri İşyerimdeki arkadaşlarım Sema ve Selda yaptılar.Farklı çalışmalarını Selda'nın bloğundan da bakabilirsiniz.Kendileri öğle aralarında da çalışıp bunları sergiye yetiştirdiler. 

Tülin abla ve ben.Şule'nin kocakarılarını kaçırmayın.Öndeki morlu artık benim, evimin baş köşesinde iğneleri ile arz-ı endam ediyor.

Masanın önündeki bereler, masadaki bazı yelekler, banyo lifleri benim işyerimdeki süper ekibimin işleri.İki aydır sürekli örer vaziyetteydiler, o da yetmedi kardeşlerinin yaptıklarından da getirdiler.

Lojistik destek veren eşimi unutmamam lazım.O benim her zaman en büyük desteğim..

Vee iş yerindeki süper ekibim. İkinci gün öğle arası sergiyi ziyaret ettik.Yalnız ekibin bir kısmı eksik, işleri olduğu için onlar gelemedi.

Yok kendi yaptıklarımızdan almadık, alınacak o kadar harika el işleri vardı ki..

Ve cumartesi pek çok blogcu arkadaşımı gördüm.Tiryaki hobi,Atölye Kedi ve Çicek ile tekrar görüşmek harikaydı.Sevgili Alanay ve Nilgün ile tanıştım.

Bir de kendisinden pek çok şey öğrendiğim Sevgili Sercan..

İşte bizler Ankara'da bu hafta sonu keyifli saatler geçirdik .Bu güzel şenliğin düzenlenmesini sağlayan Sibel olmak üzere standımıza destek olan bütün arkadaşlara sonsuz teşekkürler.

Sevgiyle Üretilmiş El Emekleri Şenliği....

Sevgili Sibel'in düzenlediği şenlikte Meleğim Olurmusun olarak biz de oradayız, el emeklerimizi Serçev'e bağışlamak niyeti ve çabası ile.İnşallah Engelli bir çocuğumuz için tekerlekli sandalye alabilecek kadar gelirimiz olsun.Olsun da, umutlar yeşersin, gönlümüz yeniden şenlensin.

Damacana Örtüsü...

Eskiden, çok eskiden benim çocukluğumda bayanlar herşeye bir kılıf veya örtü örerdi.Oklavalara, süpürgelere, evdeki her bir eşyaya.Büyürken gülerdim bunlara, yok derdim ben böyle olmayacağım.Büyük konuşmamak gerekiyormuş, oklava ya da süpürge boyutunda olmasa da ben de evdeki pek çok eşyaya bir şeyler örüp, dikmeye başladım.Damacanaya kılıf fikri de böyle oluştu, örerken güldüm kendime.Ama pişmanmıyım, asla.Mutfağıma sıcacık bir hava verdi.

 Alt kısımdaki motifleri Tülin abla İpad'a kılıf yapmam için vermişti.

İpad kılıfı olarak az kullanacağım için , motifleri bu şekilde kullanmayı düşündüm.Kenarlara tahta boncuk taktım.

Üst kısmı, yuvarlak olarak ördüm.ipim Nako pırlanta, tığ numarası 3.İki yumaktan biraz fazla ip gitti.

 

Tunus Örgüsü İle Bebek Yeleği..

Okullar kapandı ve on beş günlük tatilimiz başladı. Oğluşlar evde beraber kalıyorlar.Neyse ki ağbimiz kardeşine güzel bakıyor.Anne mi? O izin alamadı işyerinden.Bu hafta İstanbul'a gitme planlarımız yattı bu yüzden.Bizde izin alabilirsek ikinci hafta Eskişehir'e anneanne ile dedeye gitme planları yaptık, inşallah o planımız da yatmaz. Bu arada stres ilacı örgülere daha çok zaman ayırır oldum.Özellikle Tunus örgüsü beni çok rahatlatıyor.İnternetten değişik modeller rastladım, hatta bir kaçını denedim.Ama ilk öğrendiğim modelden vazgeçemiyorum.Bu modelden eltimin doğacak kızı için bu yeleği ördüm.

İpim Papatya markası bebek ipi.Papatya marka ipe Ankara'da çok rastlamadım ama fabrikası Uşak'ta olduğu için o taraflarda çok fazla satılıyor.Şiş 4,5 numara.

 

Tunus örgüde şişi biraz kalın kullanıyorum.Çünkü çok sıkı hoşuma gitmiyor, çok seyrekte olmamalı tabii.Ördükçe o kararı buluyoruz sanırım. Modelin sayıları daha önce bebek-yelegi postundaki düz örgüyle örülen yeleğin sayıları.(Bu arada yeleğin tarifini o postun yorumlar kısmında bulabilirsiniz.) 

Örmek isterseniz her zaman yardımcı olurum, sevgilerimle...

Son Zamanlarda Yaptıklarım-I

Bu hafta sonu nihayet güneşi gördük Ankara 'da.Yaklaşık bir aydır sürekli puslu ve soğuk bir hava vardı.Hava kirliliği ise çok fazla, şehrin üstünde kalın bir sis tabakası var.Bu kışı hiç sevmedim ben.Umarım daha çok yağışla çabuk geçer.

Bloğuma çok sık giremiyorum, bu yüzden yaptıklarımı toplu bir halde ekleyip kaçayım dedim.Temizlik, yemek ve tabiii ki ütü beni bekler.

Bu kırmızı bereden çok ördüm .Bir ara nasıl ördüğümü de anlatırım.

 

Yine bir arkadaşıma Murat Boz beresinden ördüm. Bu şarkıcıyı pek sevmem ama beresi sevimli duruyor.

Bana da yakışmış mı, ne dersiniz?

Buda arkadan duruşu. Takacağımdan degilde denedim işte...

İşlerimde zaman buldukça diğer birikenleri ekleyeceğim.Hepimize, kendimizi mutlu hissedeceğimiz ve kimsenin bizi üzmesine izin vermeyeceğimiz bir hafta diliyorum..

Yeni Yılın İlk Postu...

Yeni bir yılın hepimize güzel günler göstermesi dileğiyle başlamak istiyorum postuma.Her ne kadar 2013'te  düşen yaşam standartımızın bu yılda da düze çıkacağına inanmıyorum ama iyimser olmaya çalışıyorum.En büyük dileğim  ailem ve dostlarım için sağlık.Ülkem içinse öncellikle barış ve  kimsenin aç kalmadığı, eğitimin ve sağlığın ücretsiz olduğu bir düzen..

Bu dilekler uzar gider biliyorum ama ben 2014'te daha güzel bir ülke hayal ediyorum...

Sanırım bu iyimser olmaya çalışan hallerim yaptığım işlere de yansıyor.Bunlardan biri de kırmızı çocuk süveteri.Arkadaşımın küçük oğlu için ördüm.

 

İpim Alize Lanagold.Üst kısma keçe ile geyik aplikesi yaptım.

Omzunun birine rahat giyilmesi için düğme diktim.

Yaptığım işi pek beğendim(ki bu sık olmaz, hep kusurlar bulurum), gelip gidip seyrettim.

Yeni Yıl...

Hepinize

Yuvarlak Parçalardan Farklı bir Paspas...

Soğuk, buz gibi bir Ankara gününden merhaba arkadaşlar.

Dışarı çıkmak bile zulümken, işe gelmek öyle zor geliyor ki bana.Şöyle evde olsam, uzansam ve saatlerce uyusam.Vücudumdaki her eklem soğuktan ayrı ağrıyor.Emekliliğe çok kalmadı ama çocukların okul hayatı düşünüldüğünde, emeklilik düşleri(hani hayatı istediğin gibi özgürce yaşamak) başka bahara kaldı ne yazık ki..

Yine pek kötümser başladım, sizi de bunaltmadan şöyle cıvıl cıvıl bir şeyler paylaşayım.Bu paspası geçen sene Karademirler Tuhafiyede görmüştüm, pek hoşuma gitmişti.Daha sonra nette de örneklerini gördüm.Oyuncaklı ama çabuk biten bir iş.

Hatta ben çoğu parçayı geçtiğimiz bayramda Altınoluk'a giderken, arabada ördüm.Ama birleştirmeyi ancak bitirebildim..

Model çok kolay.Öncelikle orta kalınlıkta tüylü iplerden kullanıyoruz.(Ben evde olan parçaları kullandım)

Araları Nako Bonbon klasik ile ördüm.Yaklaşık 30 cm çapında 6 tane yuvarlak parça oldu. 

 Yuvarlak parçaları bu şekilde kıvırıp, birleştince aşağıdaki paspası elde ediyoruz.

Paspasın arka kısmını da beğendim ben.

Ablam" bunu banyoya nasıl yayarsın, ben olsam kıyamam" demişti.Ama kaldıracakmıyım, kıyarım herhalde..

Yarın, gelsin diye dörtgözle beklediğim haftanın son günü.Herkese şimdiden dinlenme dolu, güzel hafta sonları..Sevgilerimle... 

Aşure ve Yarım İşler....

Bir haftasonu daha geçtii ve gitti.Neden hafta sonları bu kadar çabuk geçer anlamıyorum.Ayrıca havalarda erken kararıyor, yapılacak işler ve ben birbirimize bakıp kalıyoruz.Ve neden ev işleri amip gibi çoğalır, ya da neden biz hem evde hemde işte durmadan çalışmak zorundayız.....Sorular uzar gider...Aman " sağlık olsun yeter " denir ve yola devam edilir.İşte bu ruh halinde hafta sonu bir de aşure yapılır. Birazı komşulara, çoğu işe getirilir ve dağıtılır.Yapan kişi de kendini pek hafiflemiş hisseder.Ama aşure hemen biter ve resim çekilemez.O zaman netten bir resim paylaşılır. 

Daha önceleri olduğu gibi bu senede severek yaptım ve dağıttım aşuremi.Tarifini Alanay'ın bloğundaki adresten aldım.Sadece karanfille birlikte 2 çubuk tarçını da kaynattım ben, annemin yaptığı gibi.

Diğer işlerim eksik kalmadı tabii.Ev işi ayrı hobilerim ayrı.Onlara her zaman vakit var.Zaten çoğunlukla film seyrederken yaptığım için çok zamanımı almıyor.Gri şalıma geçen ay başladım.Şalı,Hanımeli forumda Şahika hanımın tarifine göre örüyorum.

 Kullandığım ip  Alize simli Angora..Tığ numaram 3..

 Bu süvetere ise yeni başladım.Ateşböceğime örüyorum.İnşallah yazın gelirlerse hazır olsun...

İpin örülüşünden çok keyif aldım.İhraç fazlası yünlerden ama  kalitesi harika.

Yarımlarım bunlarla bitmedi. Onlarıda vakit buldukça ekleyeceğim.

Güzel ve keyifli bir hafta dileklerimle....

Öğretmenler Gününüz Kutlu Olsun...