25 Temmuz 2012 Çarşamba

Keçeden Araba Perde Mandalı ve Kutu Kaplama..

Aslında aklımda perde mandalı yapmak yoktu ama nette keçeden araba modelleri ararken sevgili Sesiber'in bloğunda araba modeline rastladım.Küçüğümde beğenince odasındaki perde için böyle bir mandal süsü yaptım.
 Keçeden yaptığım arabayı mıknatıslı bir perde mandalının üstüne silikonla yapıştırdım.Odamızdaki tüllerimizle uyumlu bir perdemiz oldu.
 Dolaptaki yünlerim için geçen hafta bir kutu kapladım.Kutu taşınma sırasında elime geçti.Çok sağlamdı ve boyutları dolabıma uygundu.
 Kutunun dışını yapışkanlı kağıt ile kapladım.İçine elimdeki kumaştan bir kılıf hazırladım.Kumaşın etrafına renkli bir kurdele geçirdim.
 Dolabıma yakıştı.Geri dönüşüm olması daha bir hoşuma gitti..

23 Temmuz 2012 Pazartesi

Rossmann Waffle Makinası ve Diğer Ürünleri..

Rossman mağazasındaki ürünleri bir kaç ay önce bir arkadaşımın tavsiyesi ile denemeye başlamıştım.Bir kısmından memnun kaldım, bir kısmını beğenmedim.Bir de eğer indirimde değilse bilinen markalar diğer marketlere göre pahalı oluyor.Ben en çok beğendiklerimi paylaşmak istedim sizinle.İlki waffle makinesi.Bu ayki indiriminden aldım.Küçüğümün yemekle arası pek yok, belki sever diye denemeye karar verdim.(Fiyatı 34,95 TL)
 
Waffle tarifini netten bu adresten aldım.Bu tarifle 15 taneye yakın yapabiliyorsunuz.Yapımı çok kolay, tadı da çok beğenildi.Tavsiye ederim..
Diğerleri banyo için sirke asidi ve cam temizliği için ıslak bez.


22 Temmuz 2012 Pazar

Çiceklerim, Doyran Köyü ve Karmate...


Bu sıralar karışık postlar hazırlayacağım, oradan buradan.Mesela evimdeki çiceklerden..
Borazan çiceğim annemden, bir ismi bardak menekşesi sanırım.
Bütün menekşelerim birbiri ile yarış edercesine açıyor, ne güzel..
Bu çiceğin adı Para çiceği,sahibine para getirirmiş.Annem vermişti, durumumuza faydası olur belki diyeceğim ama para da parayı çekiyor azizim...
Bütün kızlar toplandık, poz verdik.Menekşelerimin hepsi benim küçük kızlarım.
Doyran köyünden bir manzara.Köy Altınoluğun üstünde Kaz dağlarına kurulmuş.Bütün körfez ayaklarınızın altında..
 
Bu manzara bana Karadeniz'i hatırlattı ve Karmate'yi.Bu ses bu manzaralara ne kadarda yakışıyor..

20 Temmuz 2012 Cuma

Lavanta Keselerim-1

Hafta içi televizyon izlerken işlediğim etaminlerden hafta sonu lavanta keseleri hazırladım.Bir kısmı bana bir kısmı sevdiklerime.
Ev modelini nette görmüştüm.
 
  Kalpli olanların modelini  sevgili Derya'dan aldım.O pötikare kumaştan yapmıştı, ben çicekli olanından kullandım.
   
Bu evinde işlemesi biraz farklı oldu..
 


Not:İşyerimiz bu hafta taşındı.İnsanoğlu kuş misali, bunda da bir hayır vardır diyelim.Herkese hayırlı Ramazanlar..

13 Temmuz 2012 Cuma

Sıcak Günler...

Uzun zaman oldu değil mi? Eşim dün akşam uzun süredir neden bloğuna bir şey eklemiyorsun diye sordu.Şaşırdım, sürekli takip ettiğinin bile farkında değilmişim.Sahi dedim "neden ".Tembellik veya üşengeçlik değil.Vakit ayıramamakta.Sorun ruh yorgunluğu diyelim.Biraz içe dönme durumu.
Neyse bu geçen ayda neler yaptım.Öncelikle kısa bir seyahatimiz oldu.Eşimin kardeşinin düğünü için bir kaç gün Alaşehir'deydik.Oradan Altınoluk'a annemlere gittik.Beş günde orada geçti.Bu hafta iş yerinde pelte gibiyim.Birde iş yerimin başka yere taşınma işi çıktı ki, evlere şenlik.Bu arada boş durmadım.Yaptıklarım birikti.Annemin yazlığındaki sedirlere örtü ve yastıklar dikildi, onların resmini çekemedim.Bayramda inşallah.Gelelim örgülere.Kutsev'in bloğunda paylaştığı bu şalı çok beğenmiştim. Elimde Papatya markasının bir ipi vardı, onunla başladım.


Geniş bir şal olacak, bitmesine az kaldı..
İşyerimde bir arkdaşımın kızı için başladığı battaniye için ben de bir kaç motif ile katkıda bulundum.Zaten sevdiğim bir model.Arkadaşım yer için lila renginde saçaklı ipten küçük halılarda ördü.Örtü bitince hepsinin resmini istedim..


Not:Bazı arkadaşlarım merak etmişti, oğluşun SBS puanı iyi geldi.Tabii istediğimiz kadar yüksek olmasa da , belirlediğimiz Anadolu liselerinden biri olacak gibi görünüyor. 


18 Haziran 2012 Pazartesi

Battaniye Örmek Sabır İster...

Hemde ne sabır.Benim battaniye maceralarım hep aynı başlıyor.Yola diz battaniyesi niyetiyle başlanıp, tek kişilikten küçük ebatta çift kişiliğe geçiş yapılıyor. Bu arada parça ipler bitirilecek hayali kurulurken, ip yetmedği için yeni ipler alınıyor.Sonuçta ördükçe ağırlaşan bir battaniye ve kalan yeni parça ipler.Yine de biraz ara verince, ben yine yeni bir maceraya yelken açarım.Renklerle oynamak yorucu olsa da huzur veriyor bana.
 Oğluşun sınav stresiyle nispeten çabuk biten battaniyeme ben SBS battaniyesi adını verdim.Kullanmayıp, onun için dolaba kaldıracağım.

 İplerim ağırlıklı olarak Nako bonbon ve Kartopu Feriye.
 Kenarları Anchor'un bir ipiyle bitirdim.

14 Haziran 2012 Perşembe

SBS Derken Günler Geçti...

Sayılı gün çabuk geçer derler ama sınava kadar olan süre benim için hiçde çabuk geçmedi.Hem uzun hemde yorucu bir süreçti.Sınava günler kala oğluşum sınav stresine girdi.Aslında ona da haksızlık yaptığımızı düşünüyorum.Küçücük yaşta omuzlarına sınav stresini yüklüyoruz ve böyle devam ediyor.Ebeveyn olarak yapsak ayrı yapmasak ayrı,eğitim sisteminin durumu belli.Böyle yaman bir çelişki işte bu ülkede ebeveyn olmak.Neyse oğluşun sınavı umduğumuzdan çok daha iyi geçti.Özellikle matematik netleri bizi çok mutlu etti.İnşallah sonucumuzda bu şekilde gelir.İşte benden son haberler...

Not:Örgüler son hız devam ediyor, en yakın zamanda sizlerle paylaşacağım.Stressiz,güzel hafta sonu dileklerimle..

29 Mayıs 2012 Salı

Seraphina's Shawl...

Kışın başladığım Seraphina şalımı ancak bitirebildim.Örmesi çok keyifliydi ama geniş olduğu için zor ilerledi.Bu örneği Tülin abla'da görmüştüm , o da sağolsun benim için başlamıştı.
 
Çok şal kullanmıyorum ama örmesini seviyorum.Elimde iki yarım kalan şalım var ama ben yetinmiyorum bir de sevgili Kutsev'in paylaştığı şalı da listeme aldım.Enfes bir şal, mutlaka bakın derim..

28 Mayıs 2012 Pazartesi

En son Yenilenenler..

Ankara bugünlerde hep kapalı.Her an bir sağanak bekler şekilde geçiyor günler.Sağanak sonrası doluyu da unutmayalım.Biraz önce dolu yağdı ve tekrar yağacak gibi.Günümü biraz aydınlatmam lazım.Bloğumla uğraşmak iyi geliyor.
Evin girişinde, duvardaki aynamı yeniledim bu sefer.Yine altın rengi, çatlatma çalışmıştım.Aslında çok sevmem altın rengini.Takılarımda bile beyaz altın kullanırım ama o zamanlar dekorasyonda bordo+altın rengi takıntım vardı.
Aynanın üstündeki taşları söküp, beyaza boyadım.Üstüne sevdiğim bir peçeteden çicekleri kestim ve yapıştırdım.Farklı ve rengarenk bir şey oldu işte..
Mutfakta asılı olan saatin pembe kısımları ne zamandır 'beni boya' diyordu.
Ona da bir güzellik yaptım.Şimdi gözüm rahatladı.
                             

23 Mayıs 2012 Çarşamba

Ödülüm ve Yenilediklerimden..

Geçenlerde yenilediğim objelerden biri de salonda kullandığım aynam oldu.Rengi altın rengi eskitmeydi.

Koltuk takımlarını kapladıktan sonra bu renk gözüme battı.Gülleri de fazla abartılı duruyordu.Önce yeni seramik çiceklerden aldım.Hepsini önce metalik şampanya rengi ile boyadım ve bakır rengi parmak yaldız geçtim.

Melekleri de unutmadım.



Geçen hafta sevgili Dilek bana bu ödülü göndermiş.
Dilekciğim teşekkür ederim ama benim için en güzel ödül senin samimi arkadaşlığın ve gönül dostluğun.
Kendimle ilgili şeylere sıra geldi ama aklıma pek bir şeyde gelmiyor.Yine de deneyeyim..
1- Cesur görünürüm ama pek çok şeyden korkarım, karanlık gibi..
2- Muhalif bir kişiliğim var,düşündüğümü söylerim..
3- Evi severim, hayal kurmayı severim..
4-Prensiplerim benim için çok önemlidir.
(Yazarken anlamadım, okurken pek bir sert geldi.Ben en iyisi en önemli özelliğimi yazayım.Olduğum gibiyim, içim dışım bir.Sevdiğimde anlaşılır, sevmediğim de..)

22 Mayıs 2012 Salı

Inti Illimani- Victor Jara ...

Geçen pazar günü Anıt Park'ta Çankaya Belediyesinin düzenlediği etkinlikte Inti İllimani gurubu da bir konser verdi.Gitmeyi çok istemiştim, olmadı.Bugünlerde yapmayı düşündüğüm bir sürü şeyi yapamıyorum.Bir sürü kitap kenarda duruyor, örgüler öyle.Okumak istediğimde zaman yok, zaman varkende bende heves yok..Heyecanla SBS tarihini bekliyoruz, biz dediysem eşimle ben.Oğlumda böyle bir heyecan yok..Bu durumda da hayırlısı demekten başka diyecek bir şey kalmıyor..
Bloğumda bu ruh halimden payını alıyor.Bugün kendimi zorladım, hani bloğum arşivim ya, kişisel tarihime düştüğüm bir kayıt.Çok sevdiğim Şilili sanatçılardan oluşan bir post yapmak istedim. Inti İllimani gurubu da bu sanatçılardan.Şarkılarının hepsi bir ruh taşıyor bence.
Inti İllimani 'den bahsederken Victor Jara'dan bahsetmemek olmaz.1970'lerde Şili'de elleri kırılarak ve işkence ile öldürülen büyük bir halk ozanı.Kendisinden sonraki pek çok sanatçıya esin kaynağı olmuş.Onun şarkılarını dinlemek ise ayrı bir keyif..
Eğer Şili müziğini seviyorsanız, burada Inti İllimani ve yine Şilili bir grup olan Quilapayún'un konser kaydı var.Biraz uzun ama özellikle ilk şarkılarını dinlemenizi tavsiye ederim.